Saadet Parti Diyarbakır’da Basınla Buluştu
Saadet Partisi Diyarbakır İl Teşkilatı, basın mensupları ile kahvaltıda bir araya geldi. Diyarbakır’da faaliyet gösteren Kervansaray Otel’de düzenlenen kahvaltının ardından bir basın açıklaması yapıldı.
Kahvaltı sonrası konuşan Saadet Parti Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan çarpıcı açıklamalarda bulundu. Doğan, genel seçimlere 6 ay kaldığını dile getirerek bu nedenle siyasetin çok sıcak ve bütün siyasi partilerde çok hareketlilik olduğunu ifade etti.
Kahvaltıya, Saadet Parti Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan, Saadet Parti Diyarbakır İl Başkanı Abdurrahman Ergin, Teşkilat Başkanı Mahmut Altun, Yönetim Kurulu Üyesi Halil Bayazıt, İl Sekreteri Mehmet Ali Abakay, il teşkilatı ve basın mensupları katıldı.
Kahvaltı sonrasında bir konuşma yapan Saadet Parti Genel Başkan Yardımcısı Mesut Doğan, genel seçimlere 6 ay kaldığını dile getirerek bu nedenle siyasetin çok sıcak ve bütün siyasi partilerde çok hareketlilik olduğunu ifade ederek; “Böylesine güzel bir basın toplantısını böylesine tarihi bir mekanda yapmanın ve bu mekanda buluşmanın en keyfini hem lezzetini yaşıyorum hepinizin malumu artık vaktinde olacağını kabul ettiğimiz takdirde bile genel seçimlere 6 ay kaldı ve bu vesileyle siyaset çok sıcak bütün siyasi partiler de çok hareketliler biz de Saadet partisi olarak önümüzdeki seçimlerde Saadet partisinin iktidarını oluşturmak ve en yüksek oyu alma niyetiyle genel başkanımızdan üyelerimize kadar üzerimize düşen vazifeyi yapma hususunda Can ve başla çalışmaya gayret ediyoruz bu anlamda özellikle genel başkanı yardımcılarımız genel idare kurulu üyelerimiz hafta sonları 81 ilimizi imkan dahilinde 973 ilçemizi ziyaret ediyorlar bu kapsamda biz de bugün Diyarbakır’ımıza gelmiş olduk nasipse Diyarbakır’ımızda bugün il başkanımızın da ifade ettiği gibi verimli nitelikli bereketli bir divan toplantısını İnşallah icra edeceğiz çünkü hedefimiz Belki de tarihin en kritik en stratejik en önemli seçimine Saadet partisi teşkilatlar olarak güçlü bir vaziyette girmek buna hem ülkemizin ihtiyacı var hem de Saadet partisi olarak bizlerin ihtiyacı var” dedi.
“TARİHİN EN PLANSIZ, EN DAĞINIK VE EN KONTROLSÜZ BİR SEÇİM DÖNEMİ”
Gelecek olan seçimin Türk siyasi tarihinin en plansız, en dağınık ve en kontrolsüz bir seçim dönemi olduğunu da sözlerine ekleyen Doğan, “Bu seçimlere girerken söylenmesi gereken en önemli sözlerden birisi de şu Belki de Türk siyasi tarihi içerisinde bir seçime Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak tarihimizin en plansız tarihin en dağınık ve en kontrolsüz bir dönemini yaşıyoruz ve bu kontrolsüzlük bu plansızlık bu dağınıklık herkese hem kurumsal olarak hem de bireyler olarak ciddi manada yansıyor ki bunu zaten insanlarımız dile getirmekle yetinmiyorlar artık haykıracak bir noktaya geldiler. Bu noktaya nasıl geldiğimizi iyi okumamız lazım iyi görmemiz lazım iyi görmemiz lazım ki bunun bu durumdan çıkışını hep beraber en iyi şekilde planlayabilirim çünkü akıl ne halde olduğumuzu görebilmektir akıl neden bu halde olduğumuzu bilmektir ve akıl Bu durumda nasıl çıkacağımız fikrine bilgisine siyasetine sahip olabilmek mekti bunu yapmadığımız takdirde inanın Belki de bu günü arayacak hale gelecek bir pozisyonumuz var çünkü sorunlar artık kartopu yumağı gibi daha da hızlı bir şekilde artmaya başladılar nasıl bu hale geldiğimize dair ben sadece bir ufak hatırlatma yapmak isterim. Biz dünyanın en stratejik en değerli ve en gözde bir coğrafyasında yaşıyoruz tarih boyunca küresel güçlerin bu coğrafyada hep hedefleri oldu ama bu niyetlerini gerçekleştirmek için her adım attıklarında hep bizim ecdadımız engel oldu. Adım attılar Selçuklu engel oldu adım attılar Osmanlı imparatorluğu engel oldu adım attılar Türkiye Cumhuriyeti devleti engel oldu bunu çok iyi gören bu güçler üzülerek söylüyorum bugün gafil siyasetçileri kullanarak bugün Yeni dönemde atacakları adımlara Türkiye Cumhuriyeti devletinin engel olamaması için 4 tane tehlikeli zemin oluşturdular. Nedir bu 4 tane tehlikeli zemin birincisi siyasetimizde kutuplaşma zemini oluşturdular artık oturup sorunlarımızı konuşamıyoruz bir araya gelemiyor kimse kimseyi dinlemiyor kimse kimseyi beğenmiyor ve bütün siyasiler konuşmaktan ziyade bağırıyorlar böyle bir dönemde sorunların konuşulamadığı bir dönemde sorunları çözmek zaten mümkün olmayacaktır ki bunu biz bugün zirvede yaşıyoruz ekonomiye baktığımız zaman ciddi manada ekonomide çökmez zemin oluşturuldu bunu niye söylüyorum arkadaşlar dünyada yaklaşık 200 küsür ülke var bu 200 küsür ülke içerisinde yeraltı kaynakları bakımından coğrafi özellikleri bakımından tarihi geçmişi bakımından genç nüfusu bakımından dünyanın en muhteşem özellikle gündeliklerine sahip olduğumuz halde yapılan araştırmaları gösteriyor ki Türkiye’nin geleceği olan gençlerimizin yüzde 75’i Türkiye’de yaşamak istemiyor lar sadece bu bile ne halde olduğumuzu gösteren bir fotoğraftır. Ben bu alana çok dalmadan son dönemde çok konuşulduğu için bir şeye dikkatinizi çekmek isterim koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti o hale ekonomik olarak getirildi ki neymiş Suudi Arabistan’dan 5 milyar gelecekmiş yok Katar’dan 10 milyar gelecekmiş Allah’tan korkmak lazım. Biz zaten günde ne 5 milyar liralar kaybediyoruz ne 10 milyar liralar kaybediyoruz ne 100 milyar liralar kaybediyoruz Türkiye’nin ne hale ekonomik olarak geldiğini göstermek için arkadaşlar sadece bir şey söyleyeyim şu anda Türkiye Cumhuriyeti devletinin dolara endeksi sadece dış borcu 450 milyar dolar ne demek bu TL dolar karşısında lütfen sözüme dikkat edin bir kuruş 10 kuruş 1 lira demiyorum bir kuruş TL dolar karşısında değer kaybettiği anda 4,5 milyar lira para kaybediyoruz demektir zaten 10 kuruş değer kaybetse 45 milyar lira para kaybediyoruz demektir 1 lira değer kaybetse 450 milyara para kaybediyoruz. 1 yıl önce bakın 27 Kasım 2021 yılında TL’nin dolar karşısındaki değeri ne kadardı ya da dolar ne kadardı 12 liraydi şu anda ne kadar 18.6, 450 milyar lirayı biz 12 liradan ödeyecek olsaydık 12 x 450 = 5 trilyon 400 milyar liraydi. Aynı parayı bugün ödeyecek olsak o zaman ne 18.6 x 450 = yaklaşık 8.4 trilyon lira demektir. 1 yılda oturduğumuz yerde nefes almadan 3 trilyon lira para kaybetmiş oluyoruz. 3 trilyon paranın kaybedildiği bir yerde koskoca ülke neymiş a ülkesinde 5 milyar lira gelecek b ülkesinden 10 milyar gelecek ve Türkiye rahatlayacakmış. Böyle bir gaflet olmaz öyle bir ekonomi yönetimi olmaz böyle ülke yönetilmez böyle bakkal bile yönetilmez ondan dolayı çok planlı çok bilinçli olarak Türkiye’yi bu hale getirebilmek için ekonomimizde çökme zemini oluşturdular yetmedi sonra sosyal hayatımızda çürüme zemini oluşturdular altını çizerek söylüyorum geleneklerimize göre ayıp olan inançlarımıza göre günah olan yasalara göre yasak olan suç olan her şey 20 yılda 10 kat 20 kat 30 kat artmıştır bu ülkede tane azalan bir tek şey örnek gösterilemez bu ülkede bir şey bir şey gösterirsin ki ya başkanım yanlışım var bu konuda azalma var, mesela hırsızlık mı azaldı mesela içki tüketimimi azaldı, mesela hırsızlık mı azaldı, yok her şey arttı” diye konuştu.
“DIŞ POLİTİKADA SAVAŞMA ZEMİNİ OLUŞTURULDU”
Dış politikada savaşma zemini oluşturulduğunu da sözlerine ekleyen Doğan, “Sosyal hayatta dökülüyoruz örf adet gelenek ve inançları bakımından bu kadar muhteşem özelliklere sahip bir ülke olarak dökülüyoruz dökülüyor yetmedi dördüncü olarak dış politikada savaşma zemini oluşturuldu maalesef 20 yıldır uyguladığımız politikalar neticesinde dostlarımızı düşman ettik düşmanlarımızı dost zannettik ve perişan olduk. Birbirimize şüphele bakar hale getirildik ve bu durum sürdürülebilir değil götürülebilir değil ama hala bu kadar sorunların zirve yaptığı bir dönemde iktidar istiyor ki bu yanlışlar söylenmesin, bu eksiklikler görülmesin konuşulmasın ama Saadet partisi olarak bizlerin bu sorunlara seyirci kalması mümkün değil bu sorunları görmemesinden gelmesi mümkün değil bundan dolayı ben inanıyorum ki artık milletin de gördüğü milletin de ta en hassas noktalarına kadar hissettiği bu sorunlar 6 ay sonra bitmek mecburiyetinde kalacak. Bu çerçevede insanımızın belki de 20 yıl sonrasında ilk defa güçlü bir şekilde önüne bir alternatif getirildi. 6 siyasi parti büyük fedakarlıklar göstererek ihtilaf ettikleri konuları kenara bırakıp ittifak ettiği konular çerçevesinde bir araya gelip bir alternatif oluşturdular millet ittifakı olarak bir alternatif oluşturdular ve bu alternatife insanımız milletimiz ciddi manada sahip çıktı. Ve bizler de millet ittifakı mensupları olarak 6 ay sonrasına en titiz vaziyette en ciddi vaziyette hazırlıklarımızı yürütüyoruz ve ben bu noktada inanıyorum ki 6 ay sonrasında Türkiye’de bir iktidar değişimi olacak Türkiye nefes alacak Türkiye normalleşecek buna da en büyük katkıyı inşallah Saadet partisi yapacak. Elbette ki Bu çerçevede yapılan çalışmalar sadece basına yansıyan sadece insanlarımızın gördüğü çalışmalar değil iraz önce ifade ettiğim gibi çok büyük sorunlarımız var ve bu sorunlara millet ittifağının hangi çözümleri üreteceğine dair altta komisyonlar oluşturuldu bu komisyonlar çerçevesinde de çalışmalar hızlı bir şekilde icra ediliyor bizim yeni dönem anayasa çalışmalarına yönelik bakışımızda İnşallah yarın altılı masa tarafından deklare edilecek açıklanacak daha sonrasında dış politikaya yönelik olarak daha sonrasında ekonomiye yönelik olarak bizim iktidar süresince hangi adımları atacağımızı da insanlarımıza paylaşmış olacağız. Ama bildiğimiz bir husus var biz bu çalışmaları yürütürken biz bu hazırlıkları yaparken iktidarın ortaya koymuş olduğu şu fotoğrafın farkındayız iktidar özellikle son dönemde attığı adımlarla ben 20 yıllık saltanatım bitmesin diye ben iktidardan gitmemek için her şeyi yapacağım biz bunu zaten biliyorduk ama AK parti bunu insanlarımıza da gösterdi insanlarımız da onun verdiği mesajı çok iyi okuyor. Ama iktidar mensupları bilsin ki insanımız ariftir ne dediğini çok iyi anlamıştır ve gereğini de seçimde fazlasıyla yerine getirecektir ama milletin ne yapacağını AK parti zannetmesin ki kendi düşündüğü şekilde gerçekleşecek insanlarımız çok yoruldu her yönüyle gerçekten çok yoruldu hem psikolojik olarak yoruldu hem ekonomik olarak yoruldu hem günlük hayatını yaşama hususunda çok yoruldu. Biz tarihinde inancımızın da gelecek neslin de atalarımızın da sırtımıza yüklemiş olduğu sorumluluğun farkındayız bu sorumluluğu da yerine getirmek için bugüne kadar yapmış olduğumuz bütün çalışmalara bundan sonraki süreçte de inşallah en ince teferruatını düşünerek gerçekleştirmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.