Diyarbakır’da Bir Yılda 2 Milyon 300 Bin Acil Çağrı Karşılandı

DİYARBAKIR’da sağlık, emniyet, jandarma, orman, AFAD ve itfaiye birimlerinin bulunduğu 112 Acil Çağrı Merkezi’nde, yılbaşından 15 Aralık tarihine kadar 2 milyon 300 bin acil çağrı karşılandı.

(HABER: SEYFETTİN EKEN)

Diyarbakır 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürü Dr. Hüseyin Hakan Karakaş, 70 acil sağlık hizmetleri istasyonu ve bin 20 personel ile hizmet verdiklerini belirterek, “Diyarbakır 112 Acil Çağrı Merkezi olarak 16 Temmuz 2020 yılında Türkiye’nin 47’nci çağrı merkezi olarak açıldık. Bu yılın, geçmiş yıllara oranla biraz daha farkı vardı. 6 Şubat depremini yaşadı ülkemiz. Deprem sonrası çağrılarımızın sayısı, o ay içinde ciddi şekilde arttı. Bir gün önce 12 bin civarında olan çağrı sayımız, 6 Şubat’ta 36 bin civarına yükseldi. 3 kat daha fazla bir çağrıyla karşılaştık” dedi.

Diyarbakır’da 16 Temmuz 2020’de Türkiye’nin 47’nci acil çağrı merkezi olarak kurulan 112 Acil Çağrı Merkezi’ndeki sağlık, emniyet, jandarma, orman, AFAD ve itfaiye birimlerinde, yılbaşından 15 Aralık tarihine kadar 2 milyon 300 bin acil çağrı karşılandı. Kahramanmaraş merkezli depremlerin yaşandığı 6 Şubat’ta da, bir günde 36 bin acil çağrı karşılandı. Kentte 70 acil sağlık hizmetleri istasyonu ve bin 20 personel ile hizmet verdiklerini belirten Diyarbakır 112 Acil Çağrı Merkezi Müdürü Dr. Hüseyin Hakan Karakaş, “Ülkemizde şuanda tüm illerde çağrı merkezleri tek numara altında birleştirildi. Daha önce vatandaşlarımız ararken hangi numarayı arayacağını, hangi numaradan yardım isteyeceğini karıştırabiliyordu ve bu koordinasyonu sağlamak daha güç oluyordu. Şuanda 112 tek numara altında vatandaşlarımızın acil ihtiyaçlarına yönelik olarak ülkemizin tamamında hizmet yürütmektedir. Yılbaşından 15 Aralık tarihine kadar çağrı merkezimize 2 milyon 300 bin çağrı geldi. Tabi bu yılın biraz daha farkı vardı. Allah bir daha göstermesin, özellikle 6 Şubat depremini yaşadı ülkemiz. Yaşadığımız deprem sonrası çağrılarımızın sayısı o ay içinde ciddi şekilde arttı. 6 Şubat günü 36 bin civarında çağrı gelmişti. Ama ondan bir gün önce 12 bin civarında çağrımız vardı. 3 kat daha fazla bir çağrıyla karşılaştık. O gün sadece kendi çağrılarımız dışında diğer afete uğrayan, depremden etkilenen illerimizin çağrılarına destek olmaya çalıştık” dedi.

‘TALEBİMİZ, DOĞRU ADRES VERMELERİ VE GEREKSİZ MEŞGUL ETMEMELERİDİR’

112 acil çağrı merkezini arayan vatandaşların doğru adres vermelerini talep ettiklerini belirten Dr. Karakaş, şöyle dedi: “Bir vatandaşımız aradığında adres bilgilerini muhakkak doğru vermesini, gereksiz yere çağrı merkezini arayarak meşgul etmemelerini talep ediyoruz. Buradaki çalışan tüm ekipler, özellikle trafikte ya da çalışanların gittikleri alanda desteklerini bekliyoruz. Örneğin, bir trafik kazası olduğu zaman daha önce farklı numaralar aranırken, şimdi 112’yi aradığında ihtiyaca göre sağlık ekipleri, emniyet ekipleri, jandarma, itfaiye, yaralıyı çıkaramıyorsa belki ihtiyaç varsa AFAD bile olay yerine buradan yönlendiriliyor. Hizmet eden tüm kuruluşlarımıza, kurumlarımıza vatandaşlarımızın özellikle trafik akışı içerisinde de gereken desteği verip bunların hızlı bir şekilde olay yerine ulaşmasına yardımcı olmalarını bekliyoruz. Çağrı yönlendirici dediğimiz, diğer kurumlara ait personellerimiz çalışıyor. Bunlar ilk çağrıyı aldıktan sonra, çağrıyı değerlendirip gerekli verileri girdikten sonra ilgili çağrı yönlendirici kurumlara aktarıyorlar. Acil duruma göre hem vaka formları paylaşılıyor, hem de ses kayıtları direk onlarla paylaşılarak, hızlı bir şekilde olay yerine ekiplerini yönlendirmeleri sağlanmaya çalışılıyor. Deprem günü de insanlar yakınlarına ulaşmaya çalışıyordu, hem diğer illerdeki yakınlarına ulaşmak için hem de diğer illerdeki yakınlarına ulaşmak için, diğer illerden arayan vatandaşlarımız oldu. Bunlara buradaki arkadaşlarımız gereken desteği vermeye çalıştılar. Depremden etkilenerek hızlıca devreye giremeyen acil çağrı merkezlerimizin çağrıları da yine bir kısmı bizim ilimiz tarafından karşılandı.”

‘DEPREMİ YAŞADIM AMA ÇALIŞMAYA DEVAM ETTİM’

6 Şubat’taki depremin ardından evinden çıkıp acil çağrı merkezinde bulunan komuta merkezine gelerek ambulansları yönlendirdiklerini ifade eden Fatma Kaya Erdil, “16 yıldır komuta kontrol merkezinde çalışıyorum. 23 aylık bebeğim olduğu için sürekli uyanıktım. Uyanık olduğum için depremi hissettim. Hissettikten sonra komuta kontrol merkezini aradım, arkadaşlar deprem oluyor diye. Ben yakın illerde olabileceği, bizim ilimizde ise sadece sarsıntı olabileceğini düşündüm. Komuta kontrol merkezine hızlıca geldim. Buraya geldikten sonra daha büyük bir krizin olduğunu gördüm. Hızlıca ambulans görevlendirmeleri, yaralıların hastaneye taşınması koordinasyonunda görev aldım. Gerçekten yorucu ve yıpratıcıydı ama hızlıca bir araya gelebilen çalışkan bir ekibimiz olduğu için herkes elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı” dedi.