53 Kurumdan Ortak Barış Mesajı: “Kalıcı Barış İçin Tarihi Fırsat”

Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nden 52 kurum, Türkiye’de kalıcı barışın sağlanmasına yönelik ortak bir basın açıklaması yaptı. Diyarbakır Ticaret Borsası Başkanı Engin Yeşil tarafından kamuoyuyla paylaşılan açıklamada, PKK’nın 5-7 Mayıs 2025 tarihlerinde düzenlediği kongrede aldığı silah bırakma ve fesih kararının memnuniyetle karşılandığı vurgulandı.

(HABER: SEYFETTİN EKEN)

Açıklamada, 12 Mayıs’ta örgütün silah bırakıp kendini feshettiğini duyurmasının, ülke için tarihi bir dönüm noktası olduğuna dikkat çekilerek, bu adımın toplumsal barışa ciddi katkı sunacağına dair güçlü bir inanç ifade edildi. Açıklamada, “Kırk yıllık acı dolu bir sayfanın kapanmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” denildi.

“Barışa Giden Yolda Siyasi İrade ve Toplumsal Destek Önemli”

Açıklamada, sürecin bu noktaya gelmesinde siyasi partilerin liderleri ve barışı savunan tüm kesimlerin sorumlu tutumunun büyük rol oynadığına dikkat çekildi. Başta çocuklarını kaybeden aileler olmak üzere çatışmaların mağdurlarının acılarının yürekten paylaşıldığı ifade edildi.

Çatışmalı sürecin Türkiye’ye ağır bir fatura çıkardığına dikkat çekilen açıklamada, “Yetmiş binden fazla can kaybı, onbinlerce yaralı, milyonları bulan göç ve büyük maddi kayıplar, çatışmanın insanî ve toplumsal boyutunu tüm çıplaklığıyla ortaya koymuştur” denildi.

İş Dünyasından Barış Sürecine Tam Destek

Bölgedeki iş dünyası temsilcileri, sürecin özellikle ekonomik ve sosyal kalkınmaya sağlayacağı katkının altını çizdi. Açıklamada, örgütün silah bırakma ve fesih kararının bölgedeki sivil toplum kuruluşları ve iş çevrelerince memnuniyetle karşılandığı belirtildi.

Meclisteki siyasi partilerin sürece ilkesel düzeyde destek vermesinin umut verici olduğu ifade edilerek, bu desteğin ülkede sağduyu ikliminin güçlenmesine katkı sunduğu kaydedildi.

“İdeolojik Körlükle Sürece Karşı Çıkmak Doğru Değil”

Bazı kesimlerin süreci ideolojik temelde ve siyasi hesaplarla sabote etmeye çalıştığına dikkat çekilen açıklamada, bu tutumun toplumsal bütünlük açısından tehlikeli olduğu vurgulandı. Barış sürecine dair eleştirilerin demokratik bir hak olduğu kabul edilirken, süreci istismar eden ve toplumsal fay hatlarını kaşıyan yaklaşımlar eleştirildi.

“Barış İçin Üzerimize Düşen Her Sorumluluğu Üstlenmeye Hazırız”

Açıklamanın sonunda, tüm kesimlerin sürecin ruhuna uygun sorumlu bir dil ve üslup benimsemesi gerektiği belirtildi. “Artık tek bir canın bile yanmasına tahammülümüz kalmadı” denilen açıklamada, 52 kurum adına yapılan çağrıyla, barışın tesis edilmesi yolunda her türlü katkının sunulacağı taahhüt edildi.